Yeni nesilde iş eldiveni yerine kullanılan malzemenin 40 yıl önce köyümde kullanılan hali. (Yani ben o kadar zaman önce kullanıldığına şahidim. Eminim çok daha uzun seneler öncesinde kullanılıyordur.) Uzun zamandır ellik hakkında bir yazı hazırlamak istiyordum ama fotoğrafını çekebilmek anca kısmet oldu. Evet kabul ediyorum çok fazla sanatsal bi kare değil ama benim için çok güzel hikayeleri var.

Ne işe yararlar: Efenim şimdi eski zamanlarda patoz yokken, kadınlar ekinleri küçük orakla, erkekler ise kosa ile biçerlerdi. Bizim oralar verimli topraklar olduğundan öyle dönümlerce ekin falan da ekilmez. Herkes yiyeceği kadarını eker ve elle biçerdi. Bi hayal edin, iki dönüm tarla ekin, avuç içine sığacak kadar ekin demeti ve orakla keserek biçmek. Ekinlerin ne zaman biçildiğine dair bir fikri olan var mı bilmiyorum ama ben size hatırlatayım. Yaz sıcağının tam da ortasında.

Ekin biçme esnasında kadınlar, sol ellerinin dört parmağına, ağaçtan oyma ellik takar (Bazı otoriteler üç diyor. Serçe parmağı boş kalacak ki insana rahat hareket edecek alan kalsın diyeymiş) sağ eline de orak alıp, başlarlardı ekin biçmeye. Tabii bir kişiyle yapılacak iş olmadığından kalabalık bir kadın grubu yapardı. Ama öyle düzensiz bi şekilde değil. Bir sıra haline gelirler, ahenk içinde ve elliklerin şıkırtısından çıkan periyodik sesler eşliğinde ekini biçmeye başlarlar. Yapilan bu işleme de ellikleşme denirdi.

Şimdi ellikleşme deyince aklıma bi anda encükleşme kelimesi geldi. Aslına bakarsanız her ikisi de yardımlaşma anlamına gelen kelimeler. Bak valla bunu şimdi bu yazıyı yazarken tespit ettim. Seviyorum bu etimolojik durumları. Hadi bakalı belki bilen birileri konuya açıklık getirir ilerleyen bir zamanda.

Köyüme gittiğimde eski zaman kadınlarıyla yaptığım sohbetlerde “Ben gıziken bek gözel ellikleşirdim” diye başlayan cümleler ve arkasında anılar anılar şeklinde devam ederdi. Ellikleşmenin de belirli bir ahengi olması lazımmış. Mesela o esnada kadınların türkü söyleyerek bunu yapmalarını o ahengi yakalayabilmek için ritim duygusunu kullandıkları şeklinde düşünüyorum.

Evet böylelikle bu kelimemizin de literatüre geçmesi için bir katkıda bulunmuş oluyoruz.

Son Yazılarım

Son Yorumlar

  1. çeşnigir, bilhassa saray ve konaklarda, ikram edilmeden evvel yemeklerin, yiyeceklerin tadını lezzetini teşhis eden görevli.

  2. İşini layıkıyla liyakatıyla yapan her meslek grubuna sonsuz saygım olduğunu belirtmekte fayda görüyorum ama her meslek grubunda olabileceği üzere rehberler…

  3. Çok zor tabi rehber olmak. Rehber olamayınca bari fotoğraf çekeyim demiş sanırım.Ne de olsa binlerce sayfa okuyup binlerce şeyi aklında…

Alistrati Mağarası ankara Antalya Arabayla Yunanistan Turu Aziz Lydia Kilisesi Bencileyin Bencileyin Cümleler Bizans Kalesi Doğa Drama Köprüsü Filippi Antik Kenti Firenze gezi Günbatımı Italy italya gezilecek yerler Kadın Kavala Castle Kavala Gezilecek Yerler Kavala Gezi Rehberi Kavala Kalesi Kavalalı Mehmet Ali Paşa Evi Kavalalı Mehmet Ali Paşa Heykeli Konya konya gezilecek yerler Marmaris Mega İtalya Muğla Roma Saint Lydia Baptistery Sunset Turkey Türkiye Yunanistan Gezilecek Yerler Yunanistan Gezi Rehberi Yunanistan vizesi İkeçe Kavala arası kaç km İskeçe Gezilecek Yerler İskeçe Karnavalı İskeçe Karnavalı Turu İskeçe Otelleri İskeçe Selanik Arası kaç km İskeçe Yunanistan İtalya İzmir