• F-Stop: f/4
  • Exposure Time: 360 Sec
  • Exposure Bias: 0 Step
  • ISO Speed: ISO 100
  • Exposure Program: Manuel
  • Focal Length: 24mm
  • Filter: No
  • Metering Mode: Patern
  • White Balance: Auto
  • Place: İstanbul
  • Model: Maiden Tower
  • More: İstanbul Fotoğrafları

Kız Kulesi Fotoğrafları hakkında sorulabilecek tüm soruların cevapları yukarıdaki Exif (Exchangeable Image File Format) bilgileri içinde mevcut. Sorulara bir bakalım.


Deniz neden bu kadar düz?

Pozlama süresi 6 dakika olunca ve o 6 dakika yalnızca bir kareye sığınca öyle oluyor işte. Yani uzun pozlama denen şey böyle bir şey. Kadraj içindeki tüm o hareketlilik sanki yokmuş gibi oluyor. Deniz üzerindeki dalgalar düzleşiyor. Pütürlü bir yüzeyi zımparalamak gibi bir şey sanki bu. Uzun pozlama çekilen Kız Kulesi Fotoğrafları her zaman bu şekilde benzer görüntüler verir.

Hiç mi martı yok o esnada?

Evet yine aynı sebepten. Elbette martı da var, gemi de var, tekne de var ama hareket halindeler. Bu hareketin hızına ve çekim süresinin uzunluğuna bağlı olarak hareketli nesneler kayboluyor. Neden Kız Kulesi tüm ihtişamıyla denizin ortasında duruyor. Çünkü sabit. İnanın o da hareket etseydi bir tekne kadar o da kaybolup gidecekti bu kadraj içinde

Adamlar neden silik halde?

O görünen gölgelerin dışından daha bir sürü insan geçti oradan ama onlar yine hareket halinde olduklarından kadrajdan kaybolup gittiler Kalanlar ise pozlama süresi boyunca orada oturan, simit yiyen, çay içen insanlar. E tabii onlar Kız Kulesi gibi hareketsiz durmadıkları için bulanık çıkıyorlar ve gölge etkisi yaratıyor.

Öndekiler silik de oturan neden daha belirgin?

Çünkü oturan adam çok daha uzun bir süre sabit olarak orada kalmış. Şimdi siz yanımda olsaydınız ve deseydim ki size, burada 6 dakika hiç hareket etmeden duracaksın ve bu süre sonunda çok güzel bir kare ortaya çıkacak ama olmuyor işte. Kimseyi orada 6 dakika hareketsiz bekletemezsin. Ha yok mu öyle fotoğraflar var elbette ama emin olun iki fotoğraftan yapılmadır. Önce uzun pozlayıp sonrasında modeli çekip ikisini birleştirme şeklinde yani.

Bulutlar neden öyle akıyo gibi?

Bulut pozlama diye de bir teknik var aslına bakarsanız. Çünkü bulutlar üzerinde de bir hareket var rüzgarın etkisiyle. Ama o hareket genellikle bir insanın ya da denizden geçen bir teknenin hareketinden çok daha ağır oluğu için kadrajda kalmayı başarabiliyor. Eğer ki bulutlar çok daha hızlı olsaydı ve çekim süresi de 6 dakika yerine 60 dakika olsaydı o zaman gökyüzünde mavilik yerine sütbeyaz bir gökyüzü olacaktı.

Renkler neden doygun?

Aslında yine uzun pozlamadan kaynaklı ama biraz da aydınlık odada yapılan renk düzenlemesinin etkisi var elbette. Aydınlık oda demişken onun da açıklamasını yapayım hadi. Eskiden karanlık oda vardı hani. Filmli fotoğraf döneminde çekilen filmlerin banyo ettirildiği, gerekli düzeltmelerinin yapıldığı, kesildiği biçildiği. Şimdilerde artık bu pek rastlanan bir durum değil. Onun yerine meşhur Adobe var. Lightroom denen de bir uygulaması var bu şirketin. Türkçeye çevirince ne oluyor. Aydınlık oda :)

Uzun Pozlama Kız Kulesi Fotoğrafları

Aslında uzun pozlama Kız Kulesi fotoğrafları söz konusu olduğunda tüm bu soruların neredeyse tek bir cevabı vardır. Normalde fotoğraf çekmek nedir. Deklanşöre basarsın ve saniyenin bilmem kaçta biri oranında ayna açılır, kapanır ve o esnada hangi görüntüyü alırsa onu da filme basar (Yani sensöre kaydeder) O ayna ne kadar havada kalıyorsa sensöre kaydedilen bilgi de o kadar çok oluyor ve uzun pozlanmış oluyor.

Aklıma gelen soruların cevaplarını vermeye çalıştım. Sizin de aklınıza takılan bir soru olursa altta bulunan yorum bölümünde yazabilirsiniz. Cevaplanmamış yorumum yoktur :)

Son Yazılar

Son Yorumlar

  1. çeşnigir, bilhassa saray ve konaklarda, ikram edilmeden evvel yemeklerin, yiyeceklerin tadını lezzetini teşhis eden görevli.

  2. İşini layıkıyla liyakatıyla yapan her meslek grubuna sonsuz saygım olduğunu belirtmekte fayda görüyorum ama her meslek grubunda olabileceği üzere rehberler…

  3. Çok zor tabi rehber olmak. Rehber olamayınca bari fotoğraf çekeyim demiş sanırım.Ne de olsa binlerce sayfa okuyup binlerce şeyi aklında…